yaşam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yaşam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

19 Mart 2016 Cumartesi

İnsan ne için yaşar?

Bugünlerde en çok sorduğum soru bu kendime... Hayat denen bu ucu açık konu içerisinde insanın yeri nedir? Her insanın kaderi farklı farklı ise; her insan farklı bir amaç için mi nefes almaya devam eder?

Anlatsana be kardeşim! Ne için yaşıyorsun...

Yaşlı, başlı, görmüş geçirmiş ya da ununu eleyip askıya asmış bir insan değilim elbet. Hayatının baharında, küçük bir insan evladıyım sadece; evladının gözlerinde mutluluğu bulan.


Ancak eksik bir şeyler var ve ben onları tamamlayamıyorum. Hayatıma dönüp baktığımda doğduğumdan beri önemsediğim şeylere aslında hiç sahip olmadığımı olamadığımı fark ediyor ve soruyorum kendime "Ne içindi o zaman?"

İşte bu sorunun bir cevabı yok!

Hayatımda önce sevgiyi önemsedim ben. Sevmek ve sevilmek. Eğer sevgilini seversen onunla mutlu olursun; zira onun türlü türlü dangalaklıklarına, öküzlüklerine, kıskançlıklarına katlanırsın. Eğer anneni-babanı kısaca aileni seversen içeriği bozuk ve karmaşık bir hayatın olmaz ve dolayısıyla insanlarla da çarpışık ilişkiler kurmazsın. Okulunu, okuduğun bölümü, mesleğini seversen işini en iyi şekilde yaparsın. Evini seversen, oraya gittiğinde huzurlu hissedersin, çocuğunu seversen iyi bir birey yetiştirirsin...

Ve sevilirsen hep daha iyi bir insan olursun. Hele ki sevdiğin insanlar tarafından seviliyorsan ne ala!



Kendini sevmekten başlıyor işte hayat! Zira kendini seven bir insan, başkaları tarafından da sevilebiliyor. Ancak kendini sevmeyen insanlar sürekli depresif halleri ve karamsar olmaları sebebi ile bir süre sonra karşıdaki insanı gerebiliyorlar.

Ne yapalım o zaman?

Nereden başlayalım sevmeye?

Hangi yolun sonunda dönelim hayallerimizden,

Ve!

Hangi başlangıçta Dur! diyelim umut ettiklerimize...

Ne yapalım sevgili okuyucu, ne yapalım?

Nasıl yaşayalım dersin!

Bu zorlu hayat koşullarında neleri önemsemek bizim için daha doğru olur dersin?

#kubraslisen

16 Şubat 2015 Pazartesi

Bir çocuk doğduğunda bir "Anne"  doğar. 
Ve bir kadın anne olduğunda, bu kapkara dünyanın içine tertemiz kalpli bir evlat yetiştirebilme şansı verilir ona.
Her anne evladının iyi olduğunu bilir ancak bazı anneler gerçekten "İnsan" yetiştirir. 

Çocuklarımıza daha anne karnında başlarız öğretmeye bizler; her gün bizimle büyür, bizimle öğrenir onlar. Bir erkek evlada sahip olmak aslında bu yüzden zordur; çünkü kadına doğuştan verilen narinlik ve analık duygusu erkekte güç ve hükmetme ile kendini gösterir. Erkek doğuştan güçlüdür bedenen; kadın doğuştan zayıf. Bir erkek çocuğu doğduğunda masum bakışlarıyla annesine "Bana gücümü doğru yerlerde kullanmayı öğret" der; bir kız evladı ise "Bana güçlü kalmayı öğret"... Öğretin anneler, çocuklarınıza güçlü kalmayı, gücünü doğru yerde kullanmayı. Sevgiyi öğretin onlara, saygıyı, hoşgörüyü, paylaşmayı. Sevgiyle büyüyen nesiller yetiştirin. Yetiştirin ki bir #özgecanaslan daha yakılmasın, yanmasın. Bir başka anne babanın daha ocağına ateşler düşmesin. Sevgi verin oğullarınıza, bir bayanın ne kadar narin olduğunu, kırılmaması gerektiğini öğretin. Vicdanı öğretin. Vicdanı öğretin ki bir gün bir yerde şeytan dürtse dahi vicdanları korusun hem yüreklerini, hem karşısındaki insanı.

&

Tartışmaya girmiyorum bu konuda bir canlıya uzatılan o kötü ellerin, bir canlıya yapılan bu vahşiliğin hiçbir din kitabında yeri yok. Hiçbir din bir canlıya yapılan zulme hoşgörü ile bakmaz. İnsanlık bir başkasının hakkına ya da bedenine tecavüz etmeyi asla kabul etmedi, etmez. Suçu bastırmak için yapılan saçma sapan yorumlar ise vicdandan ne kadar yoksun olunduğunun göstergesidir. Ağır tahrik olsaydı bile Tanrı size " Şeytana uymayınız" der. Din denen varlık sizi işte bunlarla sınar; çok dindarsınız ya din sizi ağır tahrik vardı diyerek mi temize çıkarır sanıyorsunuz? İyilikten ve insanlıktan yoksun kalplerinizle, tertemiz bir genç kızın bile vahşice katledilmesinde suç mu arıyorsunuz?
Siz suçlusunuz. 
O pis kalplerinizle; eğitilmeyi bekleyen küçücük masumları kirletip birer canavar yarattığınız için.
Siz suçlusunuz.
Bu pis dünyada temiz kalamadığınız; insanları sıfatlara sokup yargıladığınız, kadın diye iteleyip erkek diye pohpohladığınız için.
Siz suçlusunuz.
Din denen şeyi işinize geldiği gibi yorumlayıp, kendi doğrularınızı yarattığınız için.
Siz suçlusunuz;
Siz öldürdünüz #özgecan ı da diğerlerini de...
Siz suçlusunuz beyniniz sadece harama, yanlışa çalıştığı için.

Siz suçlusunuz hanımlar beyler insan olmanın bedenen değil ruhen & kalben bir şey olduğunu anlamadığınız için.