29 Haziran 2020 Pazartesi

..Gelecekteki Sevgiliye Mektuplar...

Olur ya kader der; ayrılırız, birbirimizi bir daha asla görmez, duymayız... 
Olur ya kavga eder, "bir daha asla barışmayız" diye düşünüp ağlarız.. 
Olur ya gider de "Bir daha dönüşü yok." deriz...
Ama söz verdik;
Unutmaz hep hatırlarız... "Ne olursa olsun orada sen varsın" diye...
Yine en zor zamanlarımızda koşar birbirimize sarılırız...
Bir kadın ve erkek birlikte olduklarında ve bu birlikteliğe "sevgililik" gibi bir isim koyduklarında devamı gelir bunun illa ki... Önce seversiniz, sonra sevgilim dersiniz, sonra bir bakmışsınız nişanlınız olmuş ve mutlu son "evlenmişsiniz."
Hikaye burada biter mi?
Ya da başlar mı?
Bilinmez.
Ama biri ile ilişkinize herhangi bir sıfat verme zorunluluğu hissetmeden sadece onu yaşamak ve yaşatmak adına beraber olabilir, öyle sevebilirseniz; o zaman tamamsınız...
işte o zaman aşmışsınızdır...
Kimsenin sevgilisi değilim, kimsenin eşi değilim.
Ben bu dünyada nefes alan bir adamın gönülhanesinin sahibi, vazgeçemediği, doyasıya yaşayabildiği...
Ben bir adamın "olmazsan olmaz" dediği...
Ben...
Hiçbir umudum yokken bile geleceğe dair,
Sonsuz bir mutluluk yaşadığım.
Çünkü hep bildiğim, hiç saklamadığım.
Hep söylediğim, inandığım, yaşadığım..
Bir adam var her gün yeniden sevdiğim, her gün yeniden özlediğim..
Her gün unutup, en baştan sevmeye ama daha fazla sevmeye başladığım..
Her gün dualarıma hapsedip, binlerce şüküre sığdırdığım.
Bir adam var, yokluğu ölüm varlığı düğüm düğüm..
Bir adam var, nefesim.
Bir adam var; özgürlüğüm..
Öyle bir adam ki; kör ediyor beni bu dünyada kalan diğer tüm insanlara...
İnandırıyor beni bu dünyada bir şeylerin hala daha güzel, hala daha tertemiz ve özel kalabildiğine.
Hiçbir sıfata ihtiyacım yok ben aştım tüm bu meseleleri seninle...
Hiçbir açıklamaya ihtiyacım yok,
Varlığında yokluğunda ben de aynı mesele...
Kimse alamaz bendeki seni.
Sen nerede olursan ol durum böyle.
Sakladım bizi aşkım,
Kimseler bizi bulamasın da dokunamasın diye..
sen olduğun yerde olabildiğince mutlu kalmaya çalış, ben yaşatıyorum bizi yine de...
sevgi ile...
#yazmazsamolmaz
#kubraslisen 🌿

15 Mayıs 2020 Cuma

Kayra'm🐣💚

Anne karnına düştüğün andan itibaren tamı tamına 6 yıldır bu dünyada nefes alıyorsun çocuk.
Sana bakıp da "Kızım bu çocuk senin klonlanmış halin mi?" diyen tüm insanlara gülümseyerek bakıyor ve cevap veriyorum: "O benim miniğim." 👦🏼
Ruhunun her bir yerinden ayrı bir sevgi dalgası yayılıyor; ruhumun her bir yanına...
Her sabah bu dünyada senin gibi bir gerçeğim olmuş olması beni gülümsetiyor, beni mutlu ediyor, beni bu dünyada var ediyor.
Sen ve seninle birlikte değer verdiğim bir kaç insan. "Ailem" kavramını tamı tamına ve doyasıya bana yaşatıyor.
Ve sen her gün sesinle, gülüşünle, duruşun, bakışın ve bitmek bilmeyen sorularınla bana, bize ışık oluyorsun biliyor musun?
Sen, siz...
Bizim en temiz yolumuzsunuz.
Bir anne için gidilebilecek en uzun yol, bir baba için en uzun yolculuksunuz...
Varlığımız, yokluğumuz.
Çokluğumuz, azlığımız...
En içten dualarımızsınız...
Sevgiyi ilmek ilmek ördüğüm o güzel kalbin var ya evlat!
O kalp çok saf, çok bebek, çok melek.
Dilerim hep öyle kalsın..
Hiçbir endişem yok benim; kalbiniz, kalpleriniz tertemiz olduktan, Allah yolundan şaşmadıktan sonra geri kalan hiçbir şey mühim değil! Bizler sizin hep yanınızda, arkanızda, solunuzda, soluğunuzda...
Bazı sevgiler kıyaslanamaz bir başkasıyla...
Siz tam da kıyaslanamayan tarafımızdasınız.
Siz iyi ki var, iyi ki, iyi ki, iyi ki varsınız!

#kayrayusuf
#kayram
#kayraşk
#oğlumvemanevioğlumiçin

18 Nisan 2020 Cumartesi

Benim Kitaptan Dünya'm 📚: Siliniş - Tess Gerritsen 🌎⭐


Merhabalar Sevgili Okuyucu.❤😊

Uzun zamandır beni bu kadar etkileyen başka bir kitap daha okumadım desem yeridir. Tess Gerritsen yine yapmış yapacağını ve muhteşem bir kitap yazmış... 

Belki de günümüzün kanayan en büyük yaralarından biri olan kız çocukları... Çeşitli vaatlerle kandırılarak ülkelerinden, ailelerinden koparılarak istismara uğrayan kimliksiz, isimsiz kızlar, kızlarımız.. Kitabın konusunu, olayın örgüsünü, işleniş biçimini ciddi anlamda çok beğendim. Yazarımız oldukça güzel bir konuyu adli tıp bilgileri ile oldukça güzel harmanlayarak muhteşem bir roman ortaya çıkarmış.. Bu sebeple üzerine çok konuşmadan kesinlikle alıp okumanızı tavsiye ediyorum. Kitaplığınızda olmayı kesinlikle sonuna kadar hak eden bir kitap. Kesinlikle.

Alıntılar

✨ Bazen silinenler bize geri döner.
✨ Köpek balıklarıyla yüzersen, bir gün seni mutlaka yerler.
✨ Derinin altına indiğinde en güzel kadın bile aynı görünüyor. Kas ve kemiklerden oluşan bir boşluğun içine tıkıştırılmış organlar yığını.
✨ Benim hayallerim yok. Böylesi daha iyi. O zaman hayal kırıklığına uğramazsın.
✨ Her savaş bir fırsat, yeni bir pazardır ve herkes kazanmak ister.
✨ İstediğim tek şey, kimsenin beni incitemeyeceği bir yere çekilmek.
✨ İfade sadece tesadüf olabilir.
✨ Övülmek güzel bir şey ama ben açık sözlü olmayı tercih ederim.

11 Nisan 2020 Cumartesi

..Gelecekteki Sevgiliye Mektuplar...

Seni sevmenin bana tertemiz hissettirişine hayranım.
Sana bakınca içimden en ufak bir huzursuzluk geçmeyişine,
Ne hissedersem hissedeyim hiç sıkılmadan, hiç yorulmadan beni sana getirişine hayranım.
Ben sana..
Kalbine,
Bulutları içinde saklayan gözlerinin en derinine,
Benimle bir bütün olan ruhuna,
Yüreğinde sakladığın, koruduğun, vazgeçmediğin sevgine...
Varlığına ve yeri geldiğinde yokluğuna..
Büsbütün sana, sadece sen olduğun, olabildiğin için... Aşığım..
Ben bize hayranım, ben bize sonsuz, ben bize kuralsız, yersiz, yurtsuz...
Ben sana yuva, sen bana çatı...
sonsuz şükür,
sonsuz dua,
sonsuz sabır...
ve dahası...

Beni ben yapanım, can yarım;
iyiki sen, iyiki ben, iyiki biziz!
Biz seninle her zaman "kalp kalbe"
iyiyiz ulan! iyiyiz!

4 Nisan 2020 Cumartesi

Benim Kitaptan Dünya'm 📚: Mucizeler Atölyesi - Valerie Tong Cuong 🌎⭐

Merhabalar Sevgili Okuyucu.❤😊

2019 yılında okumuş olduğum son kitap olan Mucizeler Atölye'si hayatları alt üst olmuş 3 ana karakter üzerine kurgulanmış bir kitap. Olaylar biraz daha derinlemesine anlatılsa belki daha güzel olabilirdi. Bu açıdan bakınca mükemmel ötesi bir kitap diyemiyorum ancak yine de ders verici nitelikte...


Ailesiyle problemleri olan ve yanlız yaşayan Millie'nin oturduğu apartmanda çıkan bir yangınla her şeyini kaybetmesi ve yangın sırasında yaşadığı panikle kendini camdan aşağı atıp gözlerini hastaneden açmasıyla son buluyor. İş yerinde yaşadığı sorunlara dayanamayan ve istifa eden Mösyö Mike ise sokaklarda yaşamaya başlıyor ve bir kavga sırasında ağır yaralanarak hastaneye kaldırılıyor. Son karakterimiz Mariette ise eşi, çocukları ve öğrencilerinden bunalmış bir durumdayken bir gün öğrencilerinin birine tokat atar ve öğrenci merdivenlerden yuvarlanır. Tabii ki Mariette de kendini hastanede bulur.

Yaşadıkları bu olayların sonunda gözlerini hastanede açan 3 kahramanımızın yolları ise Mucizeler Atölyesi'nde kesişir. Bu atölye onlara iyileşmeyi vaad eden ve sonrasında da aynı şekilde sizin onlara yardım etmenizi isteyen bir sistemle çalışmaktadır. Ve kitap da bu 3 kahramanımızın atölyede geçirdikleri zamanı, süreçleri anlatmaktadır. 

Akıcı bir kitap olmasına rağmen kitap sonunda bazı şeyler havada kalıyor ve "Eee ne oldu şimdi?" diyorsunuz. Kahramanlar arasındaki ilişkiler biraz daha ayrıntılandırılabilir, daha sağlam bir sonuca ulaştırılabilirdi bence...

Her durumda kitap size hayata yeniden başlayabileceğinizi, güçlü kalarak ve inanarak her şeyin üstesinden gelebileceğinizi hatırlatıyor. Güç aslında kalbinizde önemli olan onu kullanmayı bilmek. Bunu bir kez hatırlıyorsunuz işte...

Okumayı düşünen herkese şimdiden iyi okumalar diliyorum o halde...
Hoş kal.
Hoşça kal okuyucum.
Sevgiyle...



28 Mart 2020 Cumartesi

...Kayra'm...


Senin için tertemiz düşler biriktirdim evlat. Henüz görülmemiş rüyalar, yürünmemiş yollar, gidilmemiş patikalar biriktirdim. Temelini saf aşkla attığım bir ev inşa ettim senin için; gökyüzü gibi bakan gözlerinin kahvesinden ördüm duvarlarını... Kalbinin sonsuz yeşili ile boyayıp sonra o duvarları; tavanına yıldızlar yaptım. Hep yıldızlara bakıp uyursun diye; senin için tüm galaksinin en güzel yıldızlarını topladım. Senin için bir yuva yaptım;bahçesinde renk renk kır çiçekleri, bir yanına erik ağacı diktim, diğer yanına elma.. Seversin, bilirim. Sen çok istedin diye o yuvaya bir de köpeğimizi sakladım.. Onunla oynadın, onunla uyudun, onunla uyandın... Renk renk çitlerle çevirip evimizi, bizi bizden başka kimsenin göremeyeceği ufacık bir dünya yarattım. Sana hayallerinin sınırı olamayacağını anlattım. Tuttum ellerinden, seninle kilometrelerce yolculuk yaptım. Sarıldım sana, bu dünyaya bambaşka bir boyuttan da bakabileceğini anlattım. Merhametle sevdim sen ve merhametle sevmeyi öğrettim sana; vicdanının sesini dinlemeden hiçbir akşam uyumamanı tembihledim. Sana sayfa sayfa kitap okudum, nice masallarda seninle maceracı oldum. Seninle ben daha çok insan oldum. Sana nakış nakış iyiliği ektim, paylaşmayı öğrettim. İnatçıydın; istemediğini kabul etmedin; "Tamam." deyip seni izledim.
Sen benim yazdığım en güzel şiirimsin.
Tek başına koskocaman bir dünyasın ve ben yörüngenden asla çıkmak istemeyen uydun. Sen tek başına koskoca bir galaksisin ve ben o galaksinin küçücük bir yıldızı; kalbinde parlayabiliyor oluşum bile mutlu olmama yetiyor. Bana bir "Kübocum" diyorsun ah nasıl dünyam sarsılıyor kalbimin sesinden. "Annem" diyorsun ya bu kulaklarım bunları duyabiliyor oluşunun mutluluğu ile kendine gülümsüyor. Bedenimin içinde büyüyüp kocaman olduğun, benden kopup bu dünyada gerçekten var olduğun günden beri bu kız sana deli oluyor.
Bu deli kız, senin annen.
Bu manyak kadın, senin annen.
Ve senin annen; seni çok seviyor.
Anlatmama gerek var mı küçüğüm; kalbim seninle var olduğu için her an, her dakika, her saniye Allah'a binlerce defa şükrediyor.
Sen ve senin kalbin...
Bana hep "iyiki" oluyor...

#kayram 🐣💚
#kayrayusuf 🍃



21 Mart 2020 Cumartesi

Benim Kitaptan Dünya'm 📚: S*ktirgitli Aşklar - Funda Mentaloğlu 🌎⭐

Merhabalar Sevgili Okuyucu.❤😊


Ocak ayında okuyup bitirdiğim ancak şimdi yazmaya fırsat bulabildiğim bir Funda Mentaloğlu kitabıyla karşınızdayım. Yazar takma isimle çıkarmış olduğu S*ktirgitli Aşklar isimli kitabında aslında bir kadının aşk hayatını oldukça komik bir dille anlatmış. 

Daha çok çerez niyetine okunabilecek bir kitap ve gerçekten yer yer insanı ciddi anlamda güldürüyor. Ekşi Sözlük'te bir yazarımız "okudukça ilişkiler konusunda ne kadar gerizekalı olduğumu farkına vardım, kadın gözüyle erkekleri analiz eden eğlenceli bir okuma serüveni oldu. ergenliğinle de yüzleşiyorsun okurken, içindeki olgun kadınla da..." şeklinde yorumlamış kitabı ve bence kesinlikle haklı. 

O zaman birkaç alıntı ile sizlere hoşçakal diyor bir sonraki kitap'ta görüşürüz diyorum...


Aşk, cinsel olarak birbirine ibadet etmektir.

✨ Emin olduğum şeylerden biri bir konu hakkında ne kadar çok konuşur, anlam yükler, değer verirsen o şey günün birinde gerçekten değerli hale gelir.

✨ Kaybetme korkusunun olmadığı yerde cesaret doğuyormuş.

✨ Sıkılıyorum çünkü benim gibi birini eleştirecek çok fazla malzeme var. Ama eleştirmek üzere baktığın biriyle aşka vaktin kalmaz.Hem aşk, başkasının gözünden kendine hayran olduğunda gereklilik kazanır.

✨ Kalabalık hayatlarda eksiğin varsa çok kolay açığa çıkar. Ya dürüst olup açığını tamir etmeye çalışırsın ya da inat edip egolarını şişirmeye devam edersin.

✨ Aynı şeyleri hissetmek ve bunu muhatabıyla paylaşmak nasıl kutsal bir şey.